Değmeyen şeyler var hayatta... Üzülmeye değmeyen ayrılıklar, Düşünmeye değmeyen anılar, Uğrunda boşuna acı çektiğimiz acılar ve bir gün unutulmayı hak etmiş insanlar gibi... Konuşmaya bile değmeyen insanlar var. Akılda ve yürekte kalmayı hak

Yâr için mağlup olan, bir zaferim var benim Kaybolan hayat gibi, bir kederim var benim Mısralara dökülmüş; divanım yok, sözüm yok Gönle yazılmış olan, bir eserim var benim Güneş ile yıldızlar, bana ışık

İçinden geliyorsa Kalem dürter Kalp içinde titrer Ve sen yazar'sın Bir damla gözyaşı Mürekkebin olur Özledim diye başlarsın Bazende özledim diyemezsin Bir fincan kahve içer... İçerlenirsin!.. "İşte Aşk Budur"

En seçkin kitapların arasına konan çiçekler gibi. Seni kalbimin en nadide yerine koydum.

kırgınlık insanı değiştirir, başka bir pencereden bakan iki farklı gözü olur insanın.. o pencere aynıdır, perdeler aynıdır

Bazı insanlar vardır güneş gibidir İçinizi ısıtır ve size ışık olur. Tıpkı Eric Fromm' un dediği gibi "Iyi hissettiren insanlar bağımlılık yapar." Bazen bizde de suç vardır onların kıymetini onları kaybedince anlarız. Belki

Mutluyum.... Çünkü; yol yakınken dönüşlerim var. Huzuruma şaşırmayın! Çünkü yarı yolda duranlardan, koşar adım gitmişliğim var... Kızmayın aşktan caymışlığıma, Benim karşıdan tanımama gibi bir özrüm var.. Gelsin hayat bildiği gibi, elinde ne varsa

İhtiyacım var sana! Nasıl anlatılır ki! Dokunmak değil benimkisi... Günde on saniye yüzünü görsem de yeter, Tenime dokun istemiyorum, Yüreğimden tut mesela! Bir şarkının içinden söyle cümlelerini, Hayalin dibimde bitsin, Elimi tut dokun

Merhaba sevdiğim ben o sevmediğin. Nasılsın bugün hiç özlemedin mi beni? Bugünde mi geçmedim aklının kıyılarından? Hiç mi aklına gelmedi gözlerim, saçlarım? Sabah kalktığında benden gelen bir mesaj aramadın mı? Hiç mi dalmadı

Değer verin, önemseyin ama önce kendinizi, İyi düşünün, iyilik yapın, sevgiyle bakın, Şükredin her yeni güne, her yeni an' a.. Ve, umutla bakın hep yarınlara..

Ben artık kimsenin yolunu beklemiyorum. Herkes olmak istediği yerde hakettiği hayatı yaşıyor Kimi üzüntüden kahrolmuş Kim pişmanmiş yada kimi ettiklerinin bedelini Ödemiş yahut ödememiş umurumda değil Uğruna kafamı yorduğum kalbimi kırdığım her Konu

Bir gün anlayacaksın ki mutluluğun evin gibi değil, duvarları içindeki insanları nasıl sevdiğindir. Mutluluk belli bir zamanda başarıyı bulmak değil, çok sevdiğin bir şeyi bulmaktır zamanın kendisi yok oluyor gibi. Mutluluk, dünyanın onayını

Kızlarınızı iyi yetiştirin; Kendi kendilerine yetmeyi öğretin. Namuslu olmanın yürekten geçtiğini öğretin. Evden çıkar çıkmaz ilk köşede eteğinin boyunu kısaltmasına gerek olmadığını öğretin. İstediğini giymeyi öğretin. İnsanın ahlakının sadece kendi beyninde olduğunu öğretin.

Sordum yüreğime... Ne oldu, neden vazgeçtin sen herşeyden,, Umuttan, sevgiden, aşktan, dostluktan.. Neden vazgeçtin yaşamaktan. Oysa sen herşeye rağmen tat almayı bilirdin hayattan.. Görmüyormusun beni, dedi.. Baksana, kaldımı benden birşey geri.. Tıka basa

Sırf birisini kaybetmek istemediğin için daha fazla anlayışlı ve affedici olmaya, karşındaki düzelir diye düşünerek konuyu kapatmaya çalıştıkça, kimse seni kaybetmekten de, incitmekten de korkmamaya başlar. İnsan kıyamamaktan, hissettiklerini dile getirememekten, dilinin ucuna

Bazı insanların seni incittikleri için pişman olmalarını beklemek zorunda değilsin ve seni defalarca hayal kırıklığına uğrattıktan sonra özür dilemelerini beklemek zorunda değilsin. Hayat devam etmeli, hatta bazı insanlar kalbini kırdıktan ve hiçbir şey

Bir gün gelir Bir el dokunur yorgun kalbine Ve dünyanın en güzel türküsü olur Takılır yüreğinin tellerine...!

Her yaş almışı büyük görme, çocuktur belki. Çünkü insanı yaş büyütmez. Ne büyütür insanı? Hataları. Acıları. Hisleri. Tecrübeleri. Düşleri, düşünceleri büyütür. Çok çalışan kişi, belki yorulur ama bir kaç saat uyursa dinlenir. Peki

Eskisi kadar özlemiyorum seni Ve ağlamıyorum olduk olmadık zamanlarda Adının geçtiği cümlelerde, gözlerim dolmuyor Yokluğunun takvimini tutmuyorum artık Biraz yorgunum Biraz kırgın Biraz da kirletti sensizlik beni Nasıl iyi olunur henüz öğrenemedim ama

Kibirli insanlar acı içinde yaşarlar, çünkü onlar iç gelişmeleri yerine, başkalarıyla giriştikleri gülünç yarışı koymuşlardır.Böylece hep gerilimli, hep telaşlıdırlar. Bu acelecilik bu saplantı sahip olduklarının tadına varmaktan onları alıkoyar. - Alçakgönüllü olmadan bilgiye

Aldatmanın karması aldatılmaktır, ağlatmanın karması ağlatılmaktır. İnsanlara önyargı ile yaklaşmanın karması önyargıya uğramaktır. Kendinize yapılmasını istemediğiniz hiç-bir şeyi başkalarına yapmayın. "Her şey aynalanarak tezahür eder." Ya hemen ya da yıllar sonra. Başınıza istemediğiniz

KALPLERİMİZ BİRBİRİNDEN UZAKLAŞTIKÇA BAĞIRMAYA,BİRBİRİMİZİN CANINI YAKMAYA BAŞLARIZ... İki insan birbirine öfkelendiğinde, kalpleri birbirinden uzaklaşır ve mesafeler açıldığında birbirlerine seslerini duyurabilmek için bağırmaya başlarlar.Aradaki mesafe ne kadar açılırsa o kadarçok bağırırlar.İnsanlar arasındaki en acımasız

* İnsanlara doğru değer ver, haketmeyenleri sil.* Kimseye yalvarma.* Asla dönüp de arkana bakma.* Sır tutmasını bil.... * Dostlarının yeri ayrı, sevgilinin yeri ayrı. Sevgilin için dostlarını, dostların için sevgini satma.* Hakettiğin sevgiyi

Olduğun konum ile, olmak istediğin konum çok farklı olabilir. Yaptığın şeyle, Yapmak istediğin şey çok farklı olabilir. Hayal ve umut ederek koş, koşamıyorsan adım adım bile olsa ilerle.. Çünkü; İnsan niyet'i ve çabasından

B ü t ü n Krizlerin üstünde ruhun krizi... Ekonomi, siyaset, toplumbilim, hepsinin kesiştiği yerde insan var. İnsanın kesiştiği nokta ise kendi benliği, Kişiliği ahlakı v e anlam dünyası. İnsan; hayatın anlamını kavrayabildiği